Edebî bir üslup ve muhtevaya sahip olan Böyle Buyurdu Zerdüşt, "üstinsan" kavramının/toposunun yanı sıra, felsefi
yönüyle iktidar ya da ebedî geri dönüş, irade konularını dillendirilir. Batı epistemolojisinin doğru ve yanlış ikili
ifadelerinin, ikilik söylemini eleştiren bir felsefenin mantıksal paradigması olarak değerlendirilebilir. C. Zittel, Zerdüşt
için "sapkın bir okuma deneyimi" demektedir.
Zerdüş'tün ulaşmak istediği hedef "üstinsan"dır. Ancak Nietzsche'nin, bu hedefe ulaşmaya çalışırken, özel yaşantısında
R. Wagner'e olan hayranlığının etkili olduğunu belirtmek gerekir. Wagner'in kişiliğinde Nietzsche, eski Yunan felsefesi
anlamında, hayatını kolaylaştırabilecek daha yüksek dünyalara sahip olduğuna inanıyordu. Ancak, Böyle Buyurdu
Zerdüşt'te Nietzsche, Wagner'de boşuna aradığı dünyayı tüm gerçeklikten koparır. Başka bir bağlama dayalı olarak
"Zerdüşt idealini" daha önceki idealleri gibi, gerçeğe dönüştürür.