Hâmid'in bir deha olup olmadığı hakkında tartışmaların yaşanması ve günümüzde bile
bu tartışmaların bir sonuca varamamasının temel nedeni, onun edebî bir deha olarak
algılanmasıdır. Söz gelimi Hâmid bilim, teknik veya siyaset sahalarının birinde adından
söz ettirseydi deha olup olmadığı daha kolay tartışılırdı. Çünkü bir bilim adamının veya
siyasetçinin ortaya koyduğu ürün somut bir biçimde incelenebilmektedir. Oysa dâhi
sanatçıları incelemek, sanatın ontolojisinden dolayı zor ve muğlaktır.
Zaman zaman insan dışı bir varlık olarak algılanan Hâmid'in şahsiyetinin birçok kez
eserlerinden daha fazla gündem olduğu gözden kaçmaz. Bunun asıl nedeni şairin deha
olarak görülmesidir. Onu deha olarak görenlerin aşırı mübalağalı yorumları, şairin
eserlerini daha okumadan birçok kişinin Hâmid isminin büyüklüğü ile tanışmasını sağlar.
Bunun neticesinde bazı kişiler ona karşı olumsuz bir tutum sergilerken bazı kişiler ise
kayıtsız şartsız onun büyüklüğünün tesiri altına girer. Eserlerinin tetkik edilmeden deha
olup olmadığı hakkında tartışmaların cereyan etmesinde kanaatimizce Hâmid'i algılama
biçimi belirleyici olmuştur. Şairi bir put olarak görenler gibi gökyüzünde dolaşan bir ilah
olarak değerlendirenler de genel anlamda onun bütün eserlerini etraflıca tetkik
etmemişlerdir.