İki cinsiyetli doğdu dünya. Bedenini kadın ve erkek eşit bir şekilde temsil etti. Ama nasıl ki şeytan Tanrı’ya, “Benim ateşim insanın toprağından daha üstün,” diyerek kafa tutmuştu şimdi aynı yanılgıya insan da düştü. Tanrı rekabet yaratmak isteseydi biri gidince diğerinin yaşamaya devam edemeyeceği bir düzeni yaratmazdı. Erkek(?) kabul etmek istemedi bunu asla. Erkek(?) kendini daha üstün saydı, öyle olduğunu düşündürdü. Kadınla aynı etten, aynı kemikten, aynı topraktan yaratıldığını unuttu. Yasaklar koydu, aşağıladı, hor gördü, zorla sahip oldu, dövdü, öldürdü. Bir de, “Sen kimsin ki?” dercesine yaptıklarıyla böbürlendi.
Dört kadın... Dört erkek(?)…
“Teğet geçen hayatlar, bir gün bir yerde kesişir. Kesişen her hayat bir sonrakine umut olur ve umuttur hayatı kurtaran.”
BU KİTABI okurken kadınlara değil, erkeklik kavramını yok ederek erkek mi(?) dedirtenlere çok üzüleceksiniz.