HURMALIĞIN AKDOĞANI Yesili Hoca Ahmed üçlemesinin ikinci kitabıdır.
Bizim kılıcımız kesmek için değil, kesen kılıca; Kesme demek içindir. Korkutmak için değil, korkutan kılıca; Korkutma demek içindir. Korkudan kaçılır, sevilmeyenden de.. Ancak sevilene koşulur. Tanrı sevgidir, sevmektir. Sevmek yücelmektir; Tanrıya ulaşan en kısa yoldur.
Allahı seviniz; ruhunuzun arındığını, bedeninizin sükuna kavuştuğunu göreceksiniz.
.......
Kendini günahlı sanan herkese kapılarımı açıyorum. Bütün umutsuzları çağırıyorum. Nerede yoksul, itilmiş, kakılmış; bir köşede unutulmuş; nerede ezik varsa ona sesleniyorum: Bana gelin, ben sizi değil, siz beni arındıracaksınız.
.......
Türkçe söyleyeceğim. Tanrının sonsuz güzelliğini Türke, Türkmene başka hangi dil ile anlatabilirim? Ve sevgiyi, Türkçeden gayri hangi sıcak dil ile söyleyebilirim?.
Türkçe güzel dildir, zengin dildir. Bir gün gelecek, herkes Türkçe öğrenmeye can atacak. Oğuz Soyu birbirinden kopmamalı! Kendi konuştuğunu bir özel dil bellememeli! Türkçedir akan nehir, o nehri denizlendirmeli; hepimiz o nehrin suyundan içmeliyiz.
(ARKA KAPAK YAZISI