Geçen devirde, sırf aklının dâhice çalışmasına güvenerek bu mesleğe giren "Avni" daha yirmi beş yaşında iken arkadaşlarının dikkatini ve hayretini çekmeye başlamış, az zamanda Zaptiye Nezareti yöneticilerinin de takdirini kazanarak en önemli olayların, en gizemli cinayetlerin araştırılması ve takibi kendisine verilmişti. Emniyet hizmetlerine girişinin beşinci senesinde "Amanvermez" lakabıyla anılmaya başlanmış ve bu lakap memleketin en sefil tabakasına kadar yayılmış, yarası bulunan sefiller bundan pek gocunmakta kendilerini haklı görmüşlerdi. Avni ilk senelerde hırsızlar, yankesiciler, adi kabadayılar için bir afet, bir musibet kesilmişti.
"Avni" çok çalıştı, o kadar çok çalıştı ki nihayet vücudu bu güç yetmez çalışmaya dayanamayarak kırk iki yaşında yıprandı. Saçında, sakalında bir tane siyah kıl kalmamış halde ahirete göç etti. Ölüm anında yanındaki ahbaplarına:
- Rahat döşeğimde can vermekte olduğuma kendim de şaşıyorum! demişti.
İşte serimizin kahramanı böyle bir "Avni" idi.