İnsan, İlah`ın ne olduğunu, Rabb`ın ne anlama geldiğini, İbadetin neden ibaret olduğunu, Dinin neye dendiğini anlamazsa, şüphesiz, Kur`an-ı Kerim`in tamamı onun gözleri önünden manasından hiçbir şey anlaşılmayan, gelişi güzel bir söz yığını gibi geçer gider. Bu durumda da Tevhid`in hakikatini bilemez; şirkin mahiyetini kavrayamaz. İbadetini Allah`a tahsis etmeye gücü yetmediği gibi, dininde de ihlasla Allah`a yönelemez. Bu dört terimin ifade etmek istediği mana, şahsın zihninde kapalı, karışık kalırsa ve onların manaları hakkında insanın bilgisi noksan olursa, tabi ki ona Kur`an-ı Kerim`in hidayet ve irşad adına sunduğu şeyler de karışık görünür. Kur`an-ı Kerim`e inanmakla beraber inancı ile bütün amelleri noksan kalır.