Osmanlı gayrimüslimlerinin genel durumlarına bakıldığında ne önce ne de Tanzimat döneminde
sistematik bir düzenlemeye gidilmiştir. Bu "millet sistemi" eleştirilerinde kullanılan bir argümandır
ve bununla Osmanlı'nın bir sistemi olmadığı sonucuna varılır. Bu arada Osmanlı Devleti'nde
gayrimüslimlerin idare biçiminin "millet sistemi" olmadığını da ispatlar. Buna karşın Osmanlı'nın
bir sistemi olmadığı her şeyden önce yüzlerce yıllık yaşananları küçümseme, dikkate almama
anlamına gelir. Osmanlı'nın gayrimüslimleri idare biçimi "millet sistemi mi?" Bu tamlamayı
eleştiren bu çalışmanın bir önerisi vardır. Osmanlı yüzlerce yıllık dindaşlarının oluşturduğu bir
geleneğin takipçisidir. Bu geleneği "fetihten önceki durumun korunması geleneği" şeklinde ifade
etmek mümkündür. Gelenek öncekini takip etme ve takip edilmesi için yenisini üretme şeklinde
yürür. Bu Osmanlı'da şeriata uyma şeklinde iken şeriatın belirlemediği ancak ona aykırı olmayan
yeni yorumlarla şekillenir. Osmanlı bu geleneği yürütme çabasını I. Dünya Savaşı sonrasında
dahi sürdürmüştür.