Aliya sıradan bir Boşnak ailesinde doğmuş sıradan bir çocuktu. Fakat onu sıradışı
yapacak sevgi ve merhamet dolu bir kalbi, cesaret ve kararlılık dolu bir karakteri
vardı.
Daha küçücük yaşlarından itibaren dinine sahip çıkmış ve büyüdüğünde de inandığı
değerler uğruna her türlü fedakârlığı göstermişti. Tıpkı Yusuf peygamber gibi
zindanlara düşmüş ve sonrasında ülkesinin lideri olmuştu.
Ömrü boyunca acı, çile ve hasretle imtihan olmuştu. Ama hayallerinden asla
vazgeçmemişti. Yatıyor kalkıyor, Bosna diyor, Bosna sayıklıyordu... Bosna onun için
bir sevda, gizli bir yaraydı hep.
Onun Bosna’ya olan sevgisi ve emeği özgürlüğü getirmiş, Aliya ülkesini bağımsızlığa
taşımıştı.
•••
“Bu kitap gerçek bir hayat hikâyesi değil de hayal ürünü bir roman olsaydı,
bazılarımız onu, ‘kesinlikle çok abartılı’ bulacaktı...”