SİNEMANIN KÖKLERİ, temel derdi eskimeyende yeni bir söz söylemek olan bir yürüyüşün ara duraklarından birisidir. Film sanatının imkânlarını, diğer sanatlardan da alınan ilhamla keşfedip hem diğer sanatların, hem de film sanatının hakikatini anlama çabasıdır.
Batı düşüncesi ve sanatının kriz noktasında ortaya çıkmış bir sanat olarak sinema, insanlığın 'yeni söz' arayışının, yani karanlığın zirvesinde gerçekleşmiş bir doğum ânının ismi olarak, bir yandan içinden çıktığı karanlığın unsurlarını 'bedeninde' barındıran; öte yandan, içine açıldığı 'yeni söz' ün aydınlığını 'akleden kalbinde' ifşa eden bir sanattır" diyen Enver Gülşen, SİNEMANIN KÖKLERİ'nde Sinemanın Tarihi'ni batının düşünce ve sanat alanında yaşadığı kriz üzerinden inceliyor. Çünkü bu krizin insana unutturduğunu sinema hatırlatacaktır.