Halkın İslam’ı bilmesi, anlaması ve yaşaması (HİBAY) için herkes kendi imkanlarına göre cehd edecektir. Bu nedenle cehd edenlerin mutlaka alim olması gerekmemektedir. Ancak muhterem halkın ihsanı teşviki (MUHİT) ilmin muhitine dayanmalıdır. İlimde uzman olunmasa bile ilmin çevresinden beslenmek gereklidir. İlmin muhitinde önemli konulardan biri Sünnet’i bilmek ve Sünnet’in kaynağı olan hadis rivayetlerinden faydalanmaktır. Bu çalışma Hadis ilminde uzman olmayan bir müslümanın ilmin muhitinde, hadis rivayeti ve Sünnet arasındaki ilişkiler konusunda bilgilenmesine yardımcı olmak için hazırlanmıştır. Hadis usulü konularında da giriş düzeyinde bilgi vermekle birlikte hadis usulü kitabı değildir. Çünkü hadis usulü kitabı bilimsel uzmanlık isteyen bir çalışmadır. Bu kitabın kapsamı uzman düzeyinde bilgiler vermek değildir. Sünnet ve hadis rivayeti (HR) konularında genel bilgilendirmeyi amaçlamaktadır. Uzman olmayan birinin HR lerle ne işi olabilir diye düşünmemeliyiz. İnsanlar bir şekilde HR leri okumakta ve işitmektedirler. HR ler sadece fıkıhla ilgili HR ler değildir. HR lerin kapsamında doğru anlayış ve ahlaki eğitilmeye teşvik yönleri olan HR ler de vardır. Ancak HR lerin doğruluk düzeyi ve nasıl amele dönüştürüleceği konularında genel bilgi olmazsa bir takım yanlış anlama ve hedeflenmelere gidilebilmektedir. HR lerle Sünnet’i aynı gören bazıları, HR ler üzerinden Sünnet’e saldırılar yapabilmektedir. İlmin muhitine gelen bir Müslüman, Sünnet’in kapsamı, Kur’an’la bağlantısı, HR lerin güvenirliliği, HR ve Sünnet ilişkisi konularında genel bilgilenmeye sahip olmalıdır. Rasulullah: “Kim iyi bir yol açarsa o kimseye açtığı yolun sevabı ve kıyamete kadar o yoldan gidenlerin ecri verilir. Kim de kötü bir yol açarsa hem açtığı yolun vebali, hem de kıyamete kadar yoldan gidenlerin vebali yüklenir” (Müslim, ilim 16).