Takdir ve tedbir etkileşimine yönelik anlayışımız kendimizi yönetmekte etkilidir. Kendimizi yönetmenin temel amacı dünya ve ahirette en fazla iyiyi kazanmak, en az zarar etmek üzere aklımızı, duygumuzu, zamanımızı, emeğimizi ve mülkümüzü (ADZEM) yönetmektir. Takdir ve tedbir etkileşimine yönelik anlayışımız tembelliğe, verimsizliğe kaynaklık etmemelidir. Takdir ve tedbir etkileşimine yönelik anlayışımızın gerçekliğe uygun olması ve kendimizi yönetmemize faydalı olması önemlidir. İnsanların bazıları bu konudaki anlayışları kendi kötülüklerine bahane etmekte, insanlara baskı yapmak ve kendi istedikleri yönde ikna etmekte kullanmaktadırlar. Dünya ve ahirette iyiliğimizi artıracak yönde bir anlayışımız olmazsa yanlış ve kötü yönlendirmelerin etkisinde kalırız. Tam özgür olduğumuzu iddia edebilir ve yaşadıklarımız nedeniyle yoğun suçlanmalar ve duygusal çöküntüler yaşayabiliriz. Hiç özgür olmadığımızı iddia ederek sorumluluğumuzu başkasına, Allah’a atar ve kendi yaptıklarımızdan ibret almaz, doğru hedeflenmeler yapmayabiliriz. Takdir ve tedbir etkileşimi konusunda anlayışımız dünya ve ahiret açısından kendimizi iyi yönetmemize, iyiliğimizi artırmamıza yardımcı olmalıdır. Asıl olan yaratılış amacımız olan Allah’a abdlık yapmak ve hasen ameller yaparak dünya ve ahiret faydamızı artırmaktır. Bu iki temel hedefteki verimliliğimizi azaltan anlayışları terk edebilmeliyiz. Bunun için kimlerin ne dediğinden ziyade bizim nasıl bir anlayışa, kültüre sahip olduğumuz önemlidir. Bu kitaptaki bilgi ve yorumlamaları kendimizi yönetmemize katkısı açısından ele almalı ve dünya, ahiret verimliliğimizi azaltacak anlayışlardan uzak durmalıyız. Bu kitabı bir takım kelami ve düşünsel tartışmalardan ziyade kendi hayatımızı yönetmeye katkısı açısından okumamız kitabın temel amacıdır.