Yolcîtî, yolculuk demektir. Kürtçede yolcuya rêwî, yolculuğa da rêwîtî denir aslında. Ancak sürekli Türkçe yolculuğa maruz kalan Kürtler, rêwîtî yapacak vakit bulamadıkları için vakıayı en güzel ifade eden “yolcîtî”yi kullanmaya başlamışlar. Belki de Türkçe yolcu(î)nun sonuna Kürtçe “tî”yi ekleyerek “tiye” aldılar, kafa karışıklığımızın dile yansımış halini.Memlekete yaptığım yolculuklar sırasında sürekli bu kelimeye ve bu kelimenin altında yatan kafa karışıklığına maruz kaldım. “Yolcîtî berbi kuderê?/Yolculuk nereye?”, “Yolcîtîya te bi xêr be!/Hayırlı yolculuklar”, “Diçî yolcîtîyê?/Yolculuğa mı çıkıyorsun?”… Buna benzer kullanımların iyice yaygınlaştığını fark edince, hem durumu özetlemesi, hem çarpıklığı çarpıcı bir şekilde vurgulaması, hem de göreceğiniz gibi kitabın içeriğini de yansıtması açısından kitaba ad olmayı hak ettiğini düşündüm. Madem öyle, satırlar arası çıkacağınız “yolcîtîya we bi xêr be/yolculuğunuz hayırlı olsun.”