Her coğrafyanın, her kentin kendi masalcısı vardır; orada yaşananları, örf ve adetleri, acıları ve mutlulukları
gelecek nesillere aktarırlar. İçinden çıktıkları toplumun hafızasına dönüşürler ve zor zamanlarda bir umuda
dönüşerek yol gösterirler.
Konya, bu bağlamda en şanslı kentlerden biridir. Bugüne kadar çok sayıda âlim, bilgin, sanatçı ve edebiyatçı
yetiştirerek hafızasını diri ve geniş tutmayı başarmış, geleceğini güvenceye alacak ilim, irfan ve kültür zincirinin
kopmasına izin vermemiş, güçlenerek gelişmesini sağlamış bereketli coğrafyalardan biridir.
Bu zincirin günümüzdeki önemli halkalarından biri de öykücü-sanatçı Zeki Oğuz'dur. Onu, kimileri gazeteci
kimliğiyle, kimileri öykücü kimliğiyle, kimileri fotoğrafçı kimliğiyle, kimileri de gezgin kimliğiyle tanır. Bu parçalı
kimliğine rağmen o Konya'nın kültür dünyamıza armağan ettiği, tüm yaşamını Konya'nın ve kültürünün
tanıtılmasına, yaşatılmasına adamış tam bir aydındır.
Öğretim üyesi Ahmet Gögercin'in 2018'de 50 sanat yılını kutlayan yazarla daha önceden yapmış olduğu
söyleşilerden ve yapıtları üzerine hazırladığı yazılardan oluşan bu kitap yayınevimizin kadim şehir Konya'ya ve
kültürüne bir armağanıdır.